Bağımsız filmleri severek izleriz. Amerikan olanları da ilgi çekicidir. 500 days of summer da bunlardan biri...
Film şu sözle başlıyor : this is not a love story, it's a story about love ... Çok olumlu eleştirilerin merakı içinde filme başlarken bu enteresan cümle ile heyecanınız artıyor...
Karşılıksız aşkı bu kadar güzel anlatan başka (zengin-fakir saçmalığını kullananları düşünmeyin bile) bir film var mı acaba?
Film, unutulmaz sahnelere sahip. İlk aklıma gelenler; ikea sahneleri, Tom'un (esas oğlan) mutluluk sahneleri ve hemen arkasından yıkılış sahnesi ve Sliding Doors'dan bildiğimiz perdenin ikiye bölünüp aynı olayı iki farklı şekilde anlatan expectations-realty sahnesi...
Cast son derece başarılı. Kostümler olağanüstü...
Özenle seçilmiş film müzikleri filmin değerine değer katıyor.
Kronolojik olmayan anlatım çok başarılı...
Aşk diye birşey var mı yok mu? Kader diye bir şey var mı? Film samimi bir şekilde bu soruları size soruyor. Cevabı sizin yorumunuza kalmış...
Çok geç kalmışım seyretmek için... Bir nedeni olsa gerek....
Mutlaka izlenmeli... Belki birkaç kez...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder