14 Mart 2010 Pazar

Pazar Notları


Bilen bilir... Telefon modasını takip edenlere, telefonla gösteriş yapanlara, telefon modelini kişinin statüsünün göstergesi olduğunu düşünenlere, en hafif tabirle şaşkınlıkla bakarım. Biraz bu kişilere inat biraz sadakat yüzünden altı yıldır aynı telefonu kullanıyordum. Şimdi o benden ayrılmak istiyor. Halbuki ne istiyorsa yaptım. Arkadaşlarımın tüm şakalarına rağmen onu savundum. Ona geçtiğimiz hafta, son bir şans verdim ancak daha fazla yapacak bir şeyim yok. Yollarımız burada ayrılıyor...

İlber Hoca'nın her ay Tarık Zafer Tunaya'daki tarih dersleri... Tavsiye edilir. Samimi bir ortam, her kesimden her yaştan sırf ilim öğrenmek için gelmiş dinleyiciler ve yaşayan efsane hoca... Bir saatte size konu hakkındaki bilgiyi zipleyip veriyor... Allah uzun ömürler versin kendisine...

Bir arkadaşımdan öğrendim. İnsan beynindeki uyku ile ilgili bölümünün "4 saat kapasiteli" şeylerden oluştuğu, bu nedenle 4-8- 12 gibi 4ün katları kadar saat uyumanın, insanı dinlendirdiği, ara saatlerin dinlenmeden uyanmalara neden olduğu söyleniyormuş. Kendi adıma ilk denemeler başarılı... Eğer becerebilirsem devrim olacak hayatımda... Sonuçlar daha sonra bildirilecektir.

Sevdiğim bir arkadaşımın annesini kaybettik. Cenazesini Şakirin Camii'nden kaldırdık. Yurt dışında ilk iş olarak şehir meydanındaki kiliseye giden zevat... Modern mimari ile ibadethanenin birleştiği bu mekanı din ile alakanız olmasa da gidin görün. Alakası olanlar da görsün de estetiğin ibadette konsantrasyonu nasıl etkiliyormuş bir baksınlar. Gerçi bu selatin camilerde fazlasıyla hissedilir ancak son zamanlarda yapılan camilerde bu duyguyu yakalamak zor. Köylü mimarlarımız ve zenginlerimiz sağ olsunlar ne diyelim. Günümüzün önemli iç mimarlarından Zeynep Fadıllıoğlu'na ve camii yaptıran Şakir ailesine şükranlarımızı sunarız...

İstanbul Film festivali programı açıklandı. İki yüzden fazla film var yine... Bu sene antidepresan adı altında yeni bir bölüm açmışlar. Komedi filmler içeriyor... Merakla bekliyoruz... Kitapçık alıp program yapma zamanı...

İncelemeye aldığımız yeni filozof Henry Bergson... İleride ayrıntılı bir yazıyla anlatmaya çalışacağım geç tanıdığım bu büyük dahiyi...

Bir arkadaşımın yüzüme vurmasıyla kendime geldim ve Türk şiirini ne kadar az tanıdığımın farkına vardım. Necip Fazıl ile bitirelim :

TAM OTUZ YIL

Tam otuz yıldır saatim işlemiş ben durmuşum;
Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum..


Bu arada.... Hoşgeldin melek.... Sefalar getirdin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder